Markovski: Tartışsak mı? Tartışmasak mı?
11.10.2017 Oğuz Zeytin yazdı...
Profesyonel liglerdeki onuncu yılına FIBA Europe Cup’tan elenerek başlayan takımımız lige de Beşiktaş mağlubiyetiyle girdi. Bu konuda istikrarlıyız, Birinci Lig’de (Eski adıyla TBL, yeni adıyla BSL) geçirdiğimiz önceki altı sezonda da ilk hafta maçlarını kazanamamıştık. Markovski seriyi bozmadı.
Rakibin etkili oyuncularından Earl Clark sakatlığından dolayı oynamadı. Hazır olmayan milli gard Kenan Sipahi ise Boatright sakatlanınca mecburen son çeyrekte oyuna sürüldü. Yani Bjk’yi eksikleriyle yakalamıştık. Fakat bunu fırsata dönüştürebilecek güç, zekâ ve motivasyonumuz yeterli olmadı. Ve tabii tecrübe…
Geçen sene Bazarevich’in uyguladığı oyun felsefesi, isabetsiz bir yakıştırmayla “sokak basketbolu” olarak değerlendirilmişti. İsabetsizliği, şu bağlantıdan ulaşabileceğiniz incelemede analiz etmiştim:
https://forum.bordomavi.net/showthread.php/22910-Basketbol-Transfer-Dosyas%C4%B1?p=1920563779& viewfull=1#post1920563779 Evet, şimdi sorumuz şu: Bazarevich’in oyunu sokak basketbolu ise Markovski’nin Szolnoki Olaj serisi ve Bjk maçında oynattığı oyun nasıl açıklanır, neye benzetilir?
Nasıl ki Szolnoki Olaj, Luksa Andric’i tepede ikili oyunlarda aktif kullanarak savunma yerleşimimizi bozduysa Beşiktaş da Sertaç’ı benzer şekilde işledi. Her screen sonrası eksildik, kaymaları yapamadık. Boş atışları kaçırmasalar, devreye çift farkla geride girerdik.
Yine Olaj serisinde, rakibin skoreri Vojvoda’yı Heslip ya da Browning’le savunmanın hatalı bir tercih olduğunu yaşayarak görmüştük. Ancak ders çıkarmamışız ki Diebler’ı Heslip’le tutarak başladık.
Heslip demişken… Yüz kişiye Heslip’i sorsanız, istisnasız yüzü de size “Şutör” der. Sağ olsun Markovski, gerekliliği tartışmaya açık bir macerayla Heslip’ten, vatandaşı Naumoski gibi bir playmaker yaratmaya çabaladı. Naumoski zamanında hücum süresi 30 saniyeydi ve top 24-25 saniye onun elinde kalırdı. Naumoski’yi Naumoski yapan da geri kalan 5-6 saniyede kusursuza yakın kullandığı karar mekanizmasıydı. Peki Heslip’in tercihleri?
Burada kabahat oyuncu da mı, yoksa oyuncusunu ana yeteneklerinin dışında bir rolle oynatan koçta mı? Koçun oyun tarzına elbette saygı duyarım ancak oyun tarzından bağımsız bu görevlendirmeler tam anlamıyla saçmalık.
Ek olarak Zubcic & Obekpa meselesine değinmek lazım. Hatırlarsanız, ikinci Olaj maçında son çeyreğe 64-45 önde girmiştik. 19 sayılık farkın 18’i, Zubcic & Obekpa birlikte oyundayken oluşmuştu. Olaj, 23 pozisyonda 10 şut kullanabilmiş ve sadece 3’ünde isabet bulmuştu. Maç genelinde 36-44 geride olduğumuz ribaundlarda, Zubcic & Obekpa oyundayken 11-6 öndeydik. Ve Markovski, son çeyrekte Zubcic & Obekpa’yı birlikte hiç kullanmadı. Sonuç: Son çeyrek 13-23 aleyhimize. Yani kupadan elendik.
Beşiktaş maçında da Zubcic & Obekpa birlikte oynarken +/- istatistiği lehimize. Bu ikili oyundayken rakip 2/9 şut kullanabilmiş. Maç boyunca yaptığı 7 top kaybının 3’ü bu sekansta… İkinci devre koç, 4-5 numarada bu çocukları sadece 1,5 dakika birlikte oynattı.
Dikkatinizi çekti mi?
Deplasmandaki S. Olaj maçının son çeyrek skoru: 14-29 (Aleyhimize)
İçerideki S. Olaj maçının son çeyrek skoru: 13-23 (Aleyhimize)
Beşiktaş maçındaki son çeyrek skoru: 10-21 (Aleyhimize)
Geçen haftaki yazımda da sormuştum, bu tabloyu nasıl açıklamalıyız? Tesadüf diyip umursamamak olmaz. Fiziksel yorgunluk mu, koçun rotasyon tercihi mi veya mental bir direnç düşüklüğü mü?
Son olarak Obekpa’ya gelelim… Özellikle ikinci yarıdaki bloklarıyla heyecanlandırdı. Fakat bunlar işin biraz sosu. Temelde ciddi fundamental zaafları var. Dinamo Tiflis hazırlık maçından sonra forumdaki yorumumda, oyunu forvet kenarlardan çok genelde tepede oynadığımızı, pivotun screene çıkma zamanlamasından devrilmemesinin önemini açıklamıştım. Böylece dış atıcılar için alan açmak gerektiğini belirtmiştim. Ayrıca pivot bu aksiyonu doğru gerçekleştirdiğinde, ikili oyunla beslenebileceğini anlatmıştım. Son çeyrekte Browning’in Obekpa’nın screeneyle sola penetre ettiği ancak devamında üzerinde uzun kalınca topu elden çıkaramadığı pozisyonu Obekpa’ya defalarca seyrettirmek lazım. Zamanında devrilmediği için Browning topu ona indiremedi ve top kaybı yaşadık. İşte bu asgarileri yapsa, blokların değeri daha da artacak. Haliyle takım oyunu verimliliği yükselecek. Üstelik biz oyunu bir opsiyon haline getirdiğimizde rakip savunmalar onu bu kadar rahat bırakmayacak.
Buraya kadar altını çizdiğim eksiklikleri gidermek için daha çok çalışmamız gerektiğini düşünüyorum. Bir arada oynama süresinin artmasının önce takım kimyasını da geliştirmesini umuyoruz. Geçen sezon TED Kolejliler’in durumu bize ligde kalma yolunda avantaj sağlamıştı ancak bu sezon BSL’nin yapısı daha farklı. Daha rekabetçi bir sezon geçireceğiz. Özellikle önümüzdeki iki hafta oynayacağımız Sakarya BB ve İstanbul BB maçları büyük önem taşıyor. Majör problemleri çözmek kısa zamanda zor olsa da, koç Markovski’nin değindiğimiz noktaları gözden geçirerek takımı hazır hale getirmesini bekliyoruz.
Etiketler: #Basketbol #TsBasket #OğuzZeytin #Beşiktaş #Markovski