Hayallerimizdeki Trabzonspor Recep Tayyip Erdoğan’a Peşkeş Çekildi
29.10.2015 Uğur Sadıkoğlu'nun kaleminden...
Son dönemlerin en popüler kelime öbeklerinden birisi 'hayaller ve hayatlar' ekseninde tasniflenen cümleler. Trabzonspor kimliğini Dozer Cemil’i, Mehmet Dalman’ı idrak etmiş ve o şuuru bilincine işlemiş olan her Trabzonsporlu bireyin hayallerinde ütopik ama bir o kadar da realist bir Trabzonspor’u vardır. O hayalleri yeşertmiştik hepimiz 26 Mayıs 2013 Trabzonspor kongresinden önce fakat umduğumuz gibi gelişmedi hiçbir şey. Ne istediysek her zaman tersi vuku buldu Trabzonspor camiasında. Öyle ya siyasetin karşısında her koşulda dik duracağını ve geri adım atmayacağını düşündüğümüz adam başkan olduktan sadece 1 hafta sonra Trabzonspor’un kupasını Fenerbahçe müzesinde himayesi altına alan Recep Tayyip Erdoğan’ın düzenlediği mitinge çıktı. Çok şey istemiyorduk ne maddi bir beklenti ne de sportif başarı sadece 2010-2011 sezonunda alın terimizle söke söke kazandığımız şampiyonluğun akabinde bir şehire yapılanları unutmayacak, unutturmayacak bir yönetim ve o minvalde hareket edecek küçük bir camia. Bu uğurda her şeyi yapmayada hazırdık ütopyanın hayalperest Trabzonsporluları olarak.
Cemil’in, Kazım’ın Trabzonspor’unu tutan insanları kapsayan bir seçim yapsanız “Trabzonspor’un sportif başarısını mı yoksa manevi dinamiklerini mi ön planda tutmasını istersiniz” sorusunu önlerine koysanız açıkça hiç fire verilmeden 2. Seçeneğin birinci cümlede Trabzonsporlulara empoze edilmek istenen algıyı alaşağı edeceğinden zerre şüphemiz yoktur. Sadece manevi dinamikleri ön planda tutan bir anlayışla yönetilseydi Trabzonspor bugün bizler bu kadar buruk ve umutsuzca mı mücadele ederdik. Bir kısmımız çirkinliklerden, haysiyetsizliklerden yılgınlaşıp mücadeleyi bıraktı ama hep içlerinde bir yerlerde ukte olarak kaldı ütopyanın Trabzonspor’u.
Bundan sonrasına özellikle dikkat edin dün akşama gideceğiz..
Ne dedi Trabzonspor’un başkanı.. “uğrunda öleceğim Erdoğan aradı ve hakemleri bıraktım..” Dikkat Trabzonsporlular.. Trabzonspor’un mevcut başkanı Trabzon mitinginde sadece 6 yaşındaki bir çocuğa ‘kupamızı istiyoruz’ cevabına istinaden ‘siz o kupayı haketmediniz’ diyerek ukala ve alaycı bir çıkış yapan Fenerbahçe’nin siyasi holiganı için canını ortaya koyacağını söylüyor. Bu cümle Trabzonspor için psikolojik sendromlar yaşayan bu uğurda gözünü kırpmadan hayatına kıyan “Dünya’ya yine gelsem yine Trabzonsporlu olurdum” diyen Mehmet Dalman’ın kemiklerini sızlatmaz mı? Sızlatmadı mı? Recep Tayyip Erdoğan Trabzonspor aleyhinde gösterdiği faaliyetler 2011’de başlamadı. 2003 yılında 4 yaşında bir kızın başını Avni Aker’de kocaman bir taşla yaran Fenerbahçe taraftarlarının sebep olduğu bu eylem neticesinde dönemin TFF’si Fenerbahçe’ye 2 maç ceza vermiş akabinde büyük Fenerbahçeli Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘2 maç ceza neden verildi anlayamadım’ demeciyle kaldırılmış yaşanan gergin sürecin ardından Özkan Sümer ‘bu çirkin siyasi düzenle baş edemiyorum’ diyerek istifa etmişti. O günlerden bugünlere değişen çok şey oldu. Trabzonspor’da hep daha kötüye gitti Trabzonspor. Bir ara ayağa kalktı şampiyon oldu 6 tane yerli ve yabancı hukuki mercii tarafından bu karar tescillendi buna rağmen Trabzonspor’un hakettiği şampiyonluk kupası Recep Tayyip Erdoğan emretmediği için Fenerbahçe taraftarıyla papaz olmaması için Trabzonspor’a verdirilmedi. Kupamızın Fenerbahçe kongre üyesi olan bir Başbakan’ın emriyle müzemize girişine izin verilmedi. Her fırsatta Aziz Yıldırım’ın yanında olduğunu verdiği beyanatlarla belli eden Erdoğan, karşılığınıda aldı Aziz Yıldırım’dan paralel yapı dedikleri hayali argümanlara dayanarak peş peşe yapılan operasyonlarla birisi yaptığı şikeyi diğeri götürdüğü paraları AK’lamış oldu.
Hayallerimizdeki Trabzonspor demiştik öyle ya… Trabzon şehri celladına her seçimde %70 oy vererek hem kendi haysiyetini bizleri insan yerine dahi koymayan bu hırsız tayfasına satmış hemde Trabzonspor’un haklarını bir daha koruyamamak üzere toprağın altına göndermiştir.
Hayallerimizdeki Trabzonspor derken ne beklemiştik bizler.. Ne sportif başarı istiyorduk ne de başka bir şey. Sadece şu kahpe düzene karşı dik duran bir yönetim istedik, kimseye eyvallahı olmayan hakkını gasp edene alkış tutmayacak bir başkan.. Ne istediysek tersi oldu. Mevcut başkan Trabzonspor’u siyasetin kucağına oturttu bizim hayallerimizide bir güzel Recep Tayyip Erdoğan’a sattı. Trabzonspor’un hakkına tecavüz eden isim Çağatay Şahan’mı? Çağatay Şahan kukladır kukla. Onun ipini tutanlar iki kelam edecek yüreğiniz yok. Yüreğiniz olmadığı gibi yalakalık adına her türlü kılığa giriyorsunuz siyasi istikbaliniz 60-70 yıllık dünyalığınız için yalamadığınız kalmıyor.. Artık Trabzonspor diye bir şey yok Hacıosmanoğlu Trabzonspor’u Recep Tayyip Erdoğan’a pazarlamıştır. Recep Tayyip Erdoğan yarın Aziz Yıldırım’ın elini öp dese hiç şüphesiz Hacıosmanoğlu o elide öper...
Ne transfer istedim Trabzonspor’dan…
Ne şampiyonluk..
Ne kupa..
Ne başarı..
Sadece 2011 yılından sonra devlet eliyle planlı şekilde gasp edilen hakkımızı layık olduğu şekilde savunulmasını, sonuna kadar mücadele edilmesini küme düşmek pahasına her maç hakem tarafından doğranmak pahasına hepimiz göze almıştık tüm bunları. Siyasi istikbalin uğruna Trabzonspor’u da sattın senin için bir anlamı yok ama hayallerimizi sattın Hacıosmanoğlu…
Bazıları bu yaptıklarını unutabilir, Trabzonspor'un değil Recep Tayyip Erdoğan'ın taraftarları Trabzonspor'a çaktığın bu paslı çivileri unutabilir ancak Trabzonspor’u hayallerinin merkezine koyan, Trabzonspor’u gece yattığında sabah kalktığında düşünen zihniyete sahip hiçbir Trabzonsporlu bu yaptıklarını ne sineye çeker ne rafa kaldırır. Bu kulüp seni asla affetmeyecek göstermiş olduğun rezil yönetimin, ayaklar altına aldığın Trabzonsporluluk onuru ve yapmış olduğun sahte kabadayılıklarla birlikte Trabzonspor’un kara sayfalarına yazılacaksın. Hemde aşığı olduğun uğruna canını vermeye hazır olduğun adamla birlikte…
Uğur SADIKOĞLU
Etiketler: