23.05.2013 Uzun bir aradan sonra ilk defa bu kadar coşkulu bir Trabzonspor taraftarı vardı.
Maç daha başlamadan rakip taraftardan daha çok bağıran, tribüne daha çok hakim olan ve maç sonuna kadar deliler gibi bağıran binlerce insan.. Türkiye'nin farklı yerlerinden aşkının peşine koşmuş Ankara'ya gelmiş ve bunu coşkuya çevirerek tribünden tek ses çıkaran Trabzonspor taraftarı maç boyunca takıma müthiş destek sağladı.  * Futbolcular şöyle oynadı, bu adam böyle oynadı, hoca şunu oynatmadı, hoca bunla başlamadı. Tüm bunlar subjektif açıdan değerlendirilecek eleştiri dokümanlarıdır. Ben olayın o kısmında değilim. Çünkü futbol bu, her futbolcu gününde olmayabilir. Teknik direktörün verdiği taktik o gün istediği şekilde işlemez. Bunlar futbolun içinde var olan etkileşimlerdir. * Bunların önünde olaylar vardı. Hiçbir suçu günahı olmadan polisin biber gazını yiyen, polisin copunu yiyen yüzlerce Trabzonspor taraftarı vardı. 61. dakikayı coşkuyla kutlamak için hazırlanırken dayak yiyen Trabzonspor taraftarı vardı. Hakaret işiten Trabzonspor taraftarı vardı. * Sahi bu insanların suçu neydi? Bölücülük mü yaptılar? Vatanı mı sattılar? İstiklal marşı söylenirken eşlik mi etmediler? Mustafa Kemal Atatürk'e küfür mü ettiler? Bölücü örgüt propagandası mı yaptılar? * Türkiye kupası finalinde Trabzonspor taraftarı kupayı kaybettiğine üzülmedi. Adalete olan inancına bir kez daha üzüldü. Türk polisinin suçsuz günahsız taraftarlar üzerindeki orantısız güç gösterisi sonucu Türk polisine olan güvenini kaybetti. Trabzonspor taraftarı kupayı kaybetmedi, ülkedeki sisteme olan güvenini kaybetti.  * Dün maç boyunca 90 dakika boyunca takımını destekleyen Trabzonspor taraftarının perdenin görünmeyen kısmında sokak aralarında bir isyanı vardı Terörist miyiz lan biz? Hiçbir suçu günahı olmayan, sadece araçlarına gitmeye çalışan, insanlara göz yaşartıcı bomba atan, biber gazı sıkan Türk polisine soruyorum, terörist miyiz lan biz? * Kaldırımlarda oturup servislerini bekleyen Trabzonspor taraftarının yediği biber gazından haberiniz var mı? İşte oradaydım. Tek suçumuz kaldırımlarda gelecek olan otobüslerimizi beklemekti.  ** Bu sabah yine Mayıs ayında bir sevda uğruna iki taraftarımızı kaybettik. Kupalar kaybedilir, maçlar kaybedilir ama hiçbiri insan hayatından önemli değildir. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet yakınlarına ve kederli ailelerine başsağlığı diliyorum.