BMN KÖŞE YAZISI

Sevişme, Savaş!

FaceBook paylaş Twitter paylaş Google paylaş Yahoo paylaş MSN paylaş Hotmail paylaş Delicious paylaş Digg paylaş

29.06.2011 Daha sadece bir kaç gün önce yad ettik kendisini. Şu sözleri Trabzonsporlular’ın facebook, twitter sayfalarında bolca boy gösterdi:


Daha sadece bir kaç gün önce yad ettik kendisini. Şu sözleri Trabzonsporlular’ın facebook, twitter sayfalarında bolca boy gösterdi:

"Trabzonspor’u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir.

Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti.”

Kazım Koyuncu’nun bu sözleri bir paragrafta Trabzonspor gerçeklerini özetliyordu aslında. Bizim aşığı olduğumuz gerçekleri.

Bordomavi.net bir sloganla pekiştirdi bunu: “Oyna, dik oyna!” Tıpkı horon oynar gibi.

Hepimizin Trabzonsporlu olmak için sebepleri var. Çoğu ortak, bazıları farklı. Ben de sezon finalinden bugüne bu sebeplerimi sorguluyorum.




Trabzonspor hem onu tutanlar, hem ona sempati duyanlar, hem onun için hiç bir şey hissetmeyenler, hem de ondan nefret edenler için bazı şeyler ifade ediyor. Onun varlığının bir sebebi var. Ve bu sebep Trabzonsporlu olan, olmayan tüm ülke için de oldukça önemli.

Trabzonspor belli bir duruşun takımıdır. Adı bile bazı değerleri temsil eder. İçeriği ve başarıları da.

Trabzonspor güçlülere yaltaklananların değil, o güce direnenlerin, yenemeyeceğini bilse bile pes etmeyenlerin, en büyük güçlüklerle tek başına savaşacak kadar özgüveni olanların takımıdır. Ve eğer bu ad ile yaşamak istiyorsa, öyle de kalmalıdır.

Öyle kalmadığı takdirde sadece başkalaşmakla kalmaz, kaybolur, gider. Tıpkı basketbol takımının başına gelen gibi.

Trabzonspor’un öğretileri futbolla sınırlı değildir. Umudun, inancın, asaletin ve mağrurluğun temelleridir o öğretiler ve bundan sosyal yaşamdan okul hayatına, kariyerden siyasete kadar faydalanmayacağınız bir konu yoktur.

Gelişen ve endüstrileşen futbol marifetiyle değerlerinde eski amatör koku kalmamış veya bu koku hafiflemiş olabilir ama yine de o ana direği korumak mümkündür.

Bir aylık bir süreç içinde yaşadıklarımız ne yazık ki bu değerleri ve ana direğimizi korozyona uğratmakla kalmamış, ana direğimizi, temelimizi de yerle yeksan etmiştir. Üstelik bu temeli yıkanların, harap edenlerin çoğu ne ironiktir ki, inşaatçıdır.

Ülkemizde ne acıdır ki üretmek değil, tüketmek marifet sayılmaya başlanmıştır. Hem tek tek bireyler, hem de toplumun geniş kitleleri, aslında üretimine hiç katkı vermediklerini, tüketme yarışına girmiştir. Bunun futbola da yansıması olmuş ve “transfer kültürü” denilen ve aslında sadece tüketmeye dayalı bir sistem hâsıl olmuştur. Bunun günahı ise “endüstrileşen futbol” değil, çok kötü futbol yöneticileridir.

Camianın %95’inin daha önce adını hiç duymadığı, takip etmediği bir futbolcu transfer edilir ve 1000 kişi havalimanına giderek o oyuncuyu karşılar. Dahası adeta havalimanında o oyuncuya neredeyse “geldiğin için Allah senden razı olsun” denir. Oysa sırf onu oraya getirmek için ağırlığınca para harcanmıştır. Yani o oyuncunun orada bulunmasının temel sebebi kendi kariyeri ve/veya alacağı maddi kazanımıdır.

Ayıp bir şey değildir bu elbette. Profesyonellik böyle bir şey aslında ama tuhaf olan Trabzonspor’un yine oynamayı hiç beceremediği bir kulvara gözü kapalı bodoslama dalmasıdır.

Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş ülkede hiç üretmeyen, sadece tüketen zihniyetin kaleleridir. Uzun süre önce o yola giren Trabzonspor için de durum bugün böyledir. Bu kulüpler çok kısıtlı zamanlarda üretime yönelmiş ve tarihlerindeki en büyük başarıları o dönemlerde yaşamış olmalarına rağmen daha zahmetsiz görünen tüketme yoluna gitmişlerdir. Transferler için yaratılan kaynakların tamamı taraftardan gelir. Sponsor bulmalarının, kredi bulmalarının, çeşitli yatırımlar yapabilmelerinin yegane sebebi, taraftar sayıları ve o sayıdaki taraftarın kulübüne olan ilgisidir. Böylece bu kulüpleri yönetenlerin tek yapması gereken bu kaynakları koordine etmek ve doğru değerlendirmektir.

Trabzonspor kendisi olmaktan vaz geçmiş görünmektedir mevcut yönetimi ile. Transfer şovları, son derece beceriksizce hazırlanan ve kurgulanan lansmanlar, sponsorlarla olan ilişkiler, Trabzonspor’dan yeni bir İstanbul takımı yaratmanın hevesidir. Oysa asılları dururken, suret hiç bir zaman başarılı olamayacaktır, olamamıştır.

Eğer transferlerle sağlanan motivasyon ve ilgi “tek” başarı kriteri sayılıyorsa, Trabzonspor 3 futbolcusunu bedelsiz bir şekilde rakiplerine kaptırarak açık farkla mağlup olmuştur. Mağlubiyetin temel sebebi, tek başarı kriterini “transfer olarak” görmektir. O halde bugün “transfer yapıyorum” diye caka satanların, aslında insan içine çıkacak yüzlerinin olmaması gereklidir.

Her sezon başı hemen her takım bütçesi paralelinde harcama yapar, transfer yapar. İşte bu durumlarda vizyonu olan gerçek başarılı yöneticilerin mahareti ortaya çıkar. Kendine güveni olmayan, kulübüne saygısı olmayan en ufak transferi bile başarı diye vitrine koymaya kalkar.

Trabzonspor’da yapılan budur. Ve bu, Trabzonspor’u varlık sebebi olduğu değerlerden uzaklaştırır. Eğer bizler için Trabzonspor’u tutmanın temel sebebi, girişte verdiğim Kazım Koyuncu’nun sözünün aksine sadece bölgesel bir milliyetçilik ise, o halde bir Gaziantepspor’dan, bir Sivasspor’dan farkımız yok demektir. Ama hiç olmazsa asgari müştereğimiz olan bazı başka karakteristik unsurlar varsa, o halde gelecek için umut da var demektir. Eğer hızla tükettiklerimiz konusunda bir endişemiz yoksa, o halde de vay halimize.

Daha sadece bir kaç gün önce gazetelerin manşetinde şu haber vardı: “Trabzonspor ligden çekiliyor”. Bahsi geçen lig, Beko Basketbol Ligi. Neden çekiliyoruz? Sponsor, dolayısıyla maddi kaynak bulamadık diye.

Gözümüzde büyüttüğümüz, büyük iş adamı zannettiğimiz yöneticilerimizin aslında zannedildiği kadar becerikli olmayan, sadece kendini düşünen adamlar olduğu gerçeğini yaşıyoruz. Dahası şehrin egemen güce tam teslimiyeti ile beklentilerimizi alçaltıyor, kendi değerimizi alaşağı ediyoruz.

Buna adam gibi bir tepki de vermiyoruz. Yani aktör olarak üç İstanbul Takımı’nın seçildiği, diğerlerinin figüranlık rollerine verildiği tiyatro senaryosunun bir parçası olmayı kabulleniyoruz.

Sosyal çevre edinmek, siyasi menfaat sağlamak için Trabzonspor’un pas pas edilmesine ses etmiyor, önümüze atılanla tatmin olmayı seçiyoruz.

İşte o halde başkalaşıyoruz. Ve ben böyle bir camianın parçası olmaktan nefret ediyorum.

Benim Trabzonsporlu olmak için sebeplerim var. Ve Trabzonspor’dan o değerleri çıkarırsanız, geriye kötü bir İstanbul sureti dışında bir şey kalmaz.

Tüm bu olumsuzluklar içinde ileriye umut duymamı sağlayan iki unsurdan birincisi “siyasi – maddi – manevi avanta” ile değil, cebinden vererek destek olan, Trabzonspor’u siyaset üstü gören, bu sıkıntıları kendine dert edinen, hala bu sistemin maşası olmamış taraftarların varlığıdır.

İş, bu sayının ne kadar büyük olduğunda ve bu kitlenin sesinin ne derece gür çıkacağındadır.

Umut duymamı sağlayan ikinci unsur ise Şenol Güneş’tir. Ki, kendisi benim için bu kulübe bu sezon hala sempati duymamı sağlayan en önemli etkendir. Kulübün unsurları ile ittifak yapmış, kulübü de içine alarak çevreleyen menfaat odakları onun da tezgâhını kurmuş, beklemektedir. Suyu hep ılık beklemektedir. Ilık bekletilmektedir ki, kısa sürede ısıtılabilsin.

Sezon başlamadan, ilk çalışma haftası sonunda hocası detaylı basın toplantısı ile adeta isyan etmek zorunda olan bir takım için gelecek sezon süt liman geçmeyecektir ama yukarıdaki paragrafta bahsettiğim o kitlenin sesi gür çıkmadıkça, isimler dışında değişen çok bir şey de olmayacaktır.

Şubeler kapatılacak, “borçlanıyoruz ama karşılığı var, çok değerli bir kadro kurduk” dediğiniz kadronun üyeleri bedavaya gitmeye, transferlerle yama yapılmaya devam edilecektir.

İşin kötüsü, şampiyon olamamamız zannediyorduk oysa yaşadıklarımızla anladık ki, en kötüsü kendimiz olmaktan vaz geçmek, güçlülerle savaşmak yerine sevişmeye başlamak ve bu ilişkide hep zarar eden olmakmış.

Trabzonspor ligden çekiliyor...

Böyle yöneticilerle yaşamaktansa, ölmek daha da yeğdir belki de.

Tunga LİMAN
tliman@bordomavi.net


Etiketler:
FaceBook paylaş Twitter paylaş Google paylaş Yahoo paylaş MSN paylaş Hotmail paylaş Delicious paylaş Digg paylaş
Spor Toto Süperlig 1.Hafta

Trabzonspor

1


Antalyaspor

0

Yer : Papara Park
Hakem : Zorbay Küçük
Tarih : 11.08.2023  Saat : 21:00
Spor Toto Süperlig 2.Hafta

Galatasaray

2


Trabzonspor

0

Yer : Rams Park
Hakem : Atilla Karaoğlun
Tarih : 19.08.2023  Saat : 21:45
Spor Toto Süperlig 3.Hafta

Trabzonspor

2


Rizespor

3

Yer : Papara Park
Hakem : Halil Umut Meler
Tarih : 26.08.2023  Saat : 19:00
Spor Toto Süperlig 4.Hafta

Kasımpaşa

1


Trabzonspor

5

Yer : Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu
Hakem : Erkan Özdamar
Tarih : 01.09.2023  Saat : 21:00
Spor Toto Süperlig 5.Hafta

Trabzonspor

3


Beşiktaş

0

Yer : Papara Park
Hakem : Volkan Bayarslan
Tarih : 17.09.2023  Saat : 20:00
Spor Toto Süperlig 6.Hafta

Hatayspor

3


Trabzonspor

2

Spor Toto Süperlig 7.Hafta

Trabzonspor

2


Pendikspor

1

Yer : Papara Park
Hakem : Bahattin Şimşek
Tarih : 30.09.2023  Saat : 16:00
Spor Toto Süperlig 8.Hafta

Adana Demirspor

1


Trabzonspor

0

Yer : Yeni Adana Stadyumu
Hakem : Kadir Sağlam
Tarih : 06.10.2023  Saat : 20:00
Spor Toto Süperlig 9.Hafta

Trabzonspor

1


Alanyaspor

0

Yer : Papara Park
Hakem : Arda Kardeşler
Tarih : 23.10.2023  Saat : 20:00
Spor Toto Süperlig 10.Hafta

Fatih Karagümrük

0


Trabzonspor

0

Yer : Atatürk Olimpiyat Stadyumu
Hakem : Ali Şansalan
Tarih : 29.10.2023  Saat : 16:00
Spor Toto Süperlig 11.Hafta

Fenerbahçe

2


Trabzonspor

3

Yer : Ülke Stadyumu
Hakem : Zorbay Küçük
Tarih : 04.11.2023  Saat : 19:00
Spor Toto Süperlig 12.Hafta

Trabzonspor

2


Konyaspor

1

Yer : Papara Park
Hakem : Cihan Aydın
Tarih : 10.11.2023  Saat : 20:00
Spor Toto Süperlig 13.Hafta

Sivasspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 14.Hafta

Trabzonspor


Kayserispor

Spor Toto Süperlig 15.Hafta

Gaziantep FK


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 16.Hafta

Trabzonspor


Samsunspor

Spor Toto Süperlig 17.Hafta

İstanbulspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 18.Hafta

Trabzonspor


Başakşehir FK

Spor Toto Süperlig 19.Hafta

Ankaragücü


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 20.Hafta

Antalyaspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 21.Hafta

Trabzonspor


Galatasaray

Spor Toto Süperlig 22.Hafta

Rizespor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 23.Hafta

Trabzonspor


Kasımpaşa

Spor Toto Süperlig 24.Hafta

Beşiktaş


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 25.Hafta

Trabzonspor


Hatayspor

Spor Toto Süperlig 26.Hafta

Pendikspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 27.Hafta

Trabzonspor


Adana Demirspor

Spor Toto Süperlig 28.Hafta

Alanyaspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 29.Hafta

Trabzonspor


Fatih Karagümrük

Spor Toto Süperlig 30.Hafta

Trabzonspor


Fenerbahçe

Spor Toto Süperlig 31.Hafta

Konyaspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 32.Hafta

Trabzonspor


Sivasspor

Spor Toto Süperlig 33.Hafta

Kayserispor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 34.Hafta

Trabzonspor


Gaziantep FK

Spor Toto Süperlig 35.Hafta

Samsunspor


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 36.Hafta

Trabzonspor


İstanbulspor

Spor Toto Süperlig 37.Hafta

Başakşehir FK


Trabzonspor

Spor Toto Süperlig 38.Hafta

Trabzonspor


Ankaragücü